kubra gül un mezuniyet töreni

ilgili haber;
http://www.ankarahaber.com/haber_detay.php?id=8212

yaşadığımız ülke, okuduğumuz üniversiteler, iç içe yaşadığımız halk ortada. bir türban sorunudur almış gidiyor. üniversitelere giremiyorlar, girebilmek için davalar açıyorlar. sonra devletin üst düzey yetkilileriyle birlikte girenlere hiç bir şey söylenemiyor. uyarı yapılmıyor. bıraksalar hiç sorun yokmuş gibi kapanacak olay. ama bir kaç üniversitenin rektörü baskı yapmış olmasalardı soruşturma başlatılmayacaktı. bu kadar aciz bir milletiz.

yani türban takanlar çok rahat bir şekilde dava açabiliyor, ama türbana karşı taraf ancak baskıya maruz kalırsa dava açabiliyor. şimdi gel gelelim asıl soruna. biz demokratız diyenler de, yıllardır demokrasiyi getirmeye çalışanlar da türbana karşı. daha önceleri çok yazmıştım böyle başlklar altında. tekrar yazıyorum. türban ülkeyi şeriat ülkesi yapmaz. zihniyet yapar. türbanları çıkartıp üniversiteye girdiler paşa paşa derslere girip çıktılar. çıktıktan sonra ne oluyor peki, hepimiz görüyoruz türbanı tekrar takıyorlar. peki okula girerlerken türbanı çıkarttıklarında zihinlerinde şeyler de değişiyor mu? hayır değişmiyor. dolayısıyla bu olaya sadece başı kapamak ve şeriatı her yerde hüküm sürdürmek olarak algılayamayız. madem demokrasi diyorsak, madem herkesin istediği, inandığı şeyleri hür ve özgür bir biçimde yaşamasını savunuyorsak türban takanlara karışmamamız lazım. eğer ülke bu gün onların ellerinde olmasaydı kimse demeyecekti türban yasaktır. devlet dairelerine türbanla girilmesi yasaktır diye. e madem ülke bizim elimizde değil o zaman sonuçlarına da katlanacağız.