köprü

serco
elmas da sargili kollarini bebege uzatmisti. canini yakmaktan korkarak usulca birakmisti bayram, oglunu elmas’in kucagina. simdi burun burunaydilar elmas’la oksuz. bir disi hayvanla yavrusu gibi koklasiyor, burunlarini birbirine surutuyor, birbirlerinin boynuna gomuluyor ve tuhaf miriltilar cikartiyorlardi. bebenin kucuk elleri, elmas’in saclarinda, elmas’in dudaklari bebenin yuzunde dolasiyordu. elmas, ne diger hastalari ziyaret edenlerden ne de bayram’dan hic utanmadan, hic gocunmadan, memesini cikarip bebenin agzina vermisti. bebek mutlu bir kedi yavrusu gibi guruldayarak sapir supur emiyordu sut akitmayan, kuru memeyi. kadinla cocuk birbirleriyle ic ice gecmis, tek vucut olmus gibiydiler.

olaganustu bir burokratin, otuz yil bekledikten sonra kavusulan bir koprunun ve dogunun toreye teslim olmus insanlarin oykusu. ayse kulin’in kaleminden 2001 yilinda yayinlanan kitabi.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol