geceyarısı haydarpaşa ya ulaşan son trenin, son vagonunun, son koltuğunda uyuyarak geçirilen bir kaç saatlik yolculuğun ardından trenden inersiniz. garın çıkışına doğru yürümeye başlarsınız, bir elde telefon mesaj yazmaya çalışırken diğer else hareket edemeyecek hale gelmiş ayağı kaldırıp indirmeye çalışır bir halde kadıköy e giden yola çıkarsınız.sevdiğinizin kokusu hala üstünüzdedir. yüzünüzde buruk bir gülümseme,tarifsiz duygular içerisinde dolmuş duraklarına doğru yürümeye başlarsınız. bakmaya doyamayacağınız, öpmeye kıyamayacağınız o masum yüz bir kaç saat önce ellerinizin arasındayken şimdi sizden çok uzakta, hiç görmediğiniz bir yerde, gözleri kapalı, mutlu mu.."şimdi uyumuş olmalı" diye düşünürsünüz, "gidince arayayım"...
dolmuşa binip oturursunuz, o gün birlikte girdiğiniz sinemanın biletini çıkarırısınız cebinizden, sımsıkı tutarsınız omzunuza yaslanışı gelir aklınıza, sanki yanınızdaymış gibi tekrar, huzurla dolar yine içiniz... o gün birlikte çektiğiniz fotoğraflara bakarsınız bir süre... sonra gözlerinizi kapattığınızda gözünüzün önüne gelen ilk şey yine, trenden inerken onu son kez öpüşünüzdür, ve o anki gülümseyişi. birbirini sımsıkı tutmuş olan eller tren biraz daha hızlanınca ayrılmak zorunda kalır. atlamak istersiniz oradan, sarılmak ona, bir daha ayrılmamacasına. tren daha da hızlanır, pencereden bakakalırsınız öyle, ellerini birleştirmiş, boynu bükük, yüzündeki o zoraki gülümseme tekrar, tekrar aklınıza kazınır... ve gecenin karanlığında yavaş yavaş küçülür, küçülür ve kaybolur onun hayal meyal silüeti. kalmıştır orada artık bir parçanız... sonra içeri geçip oturursunuz. gözünüzü kapattığınızda o gün yaşadığıınız herşey bir bir geçer gözünüzün önünden. hayatınızın en kısa günlerinden biri daha bitmiştir ve önünüzde koskoca bir hafta vardır onu daha çok özlemek için... o eve girip size haber verene kadar beklersiniz, sonra yorgun bedeniniz uykuya dalar... yine birliktesinizdir uyanana kadar, rüyalarda , özgürce hem de ... gerçeği rüyasından daha güzel olan bir şeyin rüyasını görmek nasıl bir duyguysa işte...
...geceyarısı inersiniz haydarpaşa ya. son trenin, son vagonunun, son koltuğunda; sevdiğinizin kokusu hala üstünüzdedir, parmakları hala avucunuzda...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?