the curious case of benjamin button

hakki bashar
reklamlar, fragmanlar, 10 dakikalık ara falan dahil toplam 3 bucuk saate yakin bir zamanini aliyor sinemaseverlerin. bu 3 bucuk saat sonunda cok fazla bir etki yaratamiyor izleyen kisi uzerinde, ama "hayatimin 3 bucuk saatini geri istiyorum" tarzinda bir serzenis de olmuyor kiside. filmin adı sebebiyle kafada bi konu oluyor. film hakkinda gazetelerde yeteri kadar spoiler verilmesiyle birlikte senaryo zaten kafada olusmus bir sekilde gidiyorsun.

:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------:


film birinci dunya savasi’nin bittigi gun bir bebegin dunyaya gelmesi ile basliyor. daha sonra bebegi dunyaya getiren anne oluyor, bebek ise baba tarafindan bir ucube olarak gorulup, "annesinin de olumunune sebep oldu pic" edasiyla baska bir evin esigine birakiliyor. cocuk, merhametli zenci bir kadin tarafindan evlat ediliniyor. sonra olaylar bir hayat hikayesi tadinda devam ediyor.

filmin en acikli sahnesi tahmin edilecegi uzere adamin asik oldugu kadın tarafından bakiliyor olarak olmesiydi.

filmde cok klasik olan seylerden biri ise unutulmaz bir ask yasamis bir kisinin olayi kizina ve/veya torununa anlatmasi yolu ile filmin seyircilere aktarilmasi idi.

benim en begendigim sahne daisy’nin ayaginin kirilmasi olayinin "soyle olmasaydi boyle olmazdı" seklinde anlatmalariydi. oradaki kelebek etkisi anlatimi bir harikaydi.


:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------:

hersey bir yana 13 dalda oscar adayi olmasi sebebiyle gorulmesi gereken bir film. fakat anlayamadigim sey su; brad pitt simdiye kadar oynadigi filmlerdekinden farkli ne yapti da bu filmle erkeklerde basrol oscar adayi olmayi hak etti, bence film buna cevap veremiyor.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol