azaldık azar azar,kırıla kırıla.ellerden değil de dostlardan,kardeşten alarak yaraları azaldık.olmadık anlarda yakaladı ayazlar bizi,zamansız yakalandı çiçeklerimiz.her zaman değilde bazen,ama bazenin en orta yerinde eyvah bile diyemeden kalakaldık.yaz ortasında üşüdük.ciğerlerimizden akanlar,karın boşluğumuzda koplandı.
kimileri ölüm ilamları ile çıktı adres defterlerimizden,kimileri hayret ve can sıkıntısıyla.hayret ettik yaptıklarına,hayret ettik değişimlerine,hayret ettik hoyratlıklarına ve canımız sıkıldı.ağladık belki de.niye saklamıştık ki çocukluğumuzdan kalma sevinci,niye paylaşmıştık ki,niye şerefe demiştik,niye kıvanç duymuştuk başarılarından?canımız sıkıldı bu azalmaya,yoksulluk gibiydi.ölümlere alışıyordu belki ama ihanete asla.
azaldık azar azar,kırıla döküle.kalanlarsa...ne kaldı ki?
(bkz: iclal aydın)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?