menopoz

menopoz kadınlarda son adet kanamasına verilen isimdir. yaşlanmayla birlikte özellikle 40’lı yaşlarda başlayan ve yumurtlamanın seyrekleşmesi ile beraber olan dönem menopoz öncezi devredir. bu dönemde halen kendi halinde adet olur, fakat düzen kaybolmaya başlar. adetler arasındaki süre gittikçe kısalır ve normalde 26-28 gün arayla adet gören kadınlarda özellikle yumurtlama öncesi devre kısaldığından, bu süre 23-25 güne iner. menopoz hemen öncesi ise adetler düzenini kaybeder ve 2-3 ay aralarla adet kanaması olmaktadır. son adetten 6 ay geçtiği halde kanama olmayan kadınlarda bu son kanama menopoz olarak adlandırılır. bundan sonra başlayan dönem menopoz sonrası dönemdir. menopoz yaşı avrupalı ve amerikalı kadınlarda ortalama 50’dir. türkiye’de yapılan araştırmalarda ise türk kadınların ortalama menopoz yaşı 47 olarak belirlenmiştir. 20 yüzyılda kadın yaşama süresi artmasıyla, kadınların hayatlarının 3’de 1 kadar bölümünü menopoz sonrası devrenin oluşturduğu görülmektedir. bu sebeple bu dönemde meydana gelen olumsuz değişiklikeri ortadan kaldırmak için bazı tedavi alternatifleri sunulmaktadır.

menopoz aslında yumurtalıkların iflası anlamına gelen bir dönemdir. üreme çağında olan kadınlarda her ay onlarca yumurta yola çıkar ve bir tanesi öne geçerek büyür ve dışarı atılır. bu süreçte de üretilen östrojen ve progesteron hormonları kadınlardaki fizyolojik değişimleri temin eder. menpoz döneminde ise artık gelişecek yumurtalar tükenmiştir. dolayısıyla östrojen çok düşük düzeylerde üretilmektedir. progesteron ise çok çok az kanda saptanır. bu düşük hormon düzeyleri ise adet kanamasının meydana gelmesini temin edememektedirler. yumurtalıklardaki bu hormonların üretilmesini sağlayan ve beyinde hipofiz adındaki bölgeden salgılanan fsh ve lh adındaki hormonlar yetersiz östrojen cevabında, yumurtalıklara daha fazla uyarı meydana getirmek için daha da seviyeleri yükselir. bu sebeple menopoz öncesi ve sonrası olan dönemde kanda fsh ve lh hormonları normalin 5-10 katı yüksek düzeyde saptanır. buna karşılık östrojen çok düşük düzeylerde saptanmaktadır. menopozun kesin ortaya konulmasında da bu hormonların ölçümleri yapılmaktadır.