bilgiçlerin şiirleri

34 /
mustaitbiradam
çoğuz

yalnız biriydim
dolaşan kendi zihninde.
daha vardı
şakağımın kıyısında biri.
-öyle görünse de-
aslında benden içeri.
sanki
aymaz fikirlerin
soyut leşleri.
ya o beni lağv edecekti
ya da ben onu buğz.

gerçekte
biz bizsiz az
birlikte çoğuz.
mustaitbiradam
2004'te bir gece yapmış güzel bir hırs
eline sağlık büyük jedi independence
kodları yazar durur yapmaz hiç dırdır
bu sözlük sana çok şey borçlu bigcoder

aydınlatıp bizi göğe bakmamızı sağladı
o ki işte gunesiminyerininezamanampulaldi
sözlükte her başlığı işte yine sen hallettin
kafası güzel, kendi güzel, güzel ruknettin

entryleri es geçilmez, rana, ruşen bir inci.
bilmiyorsanız tanıyın o bir profesyonelogrenci
delirdiğimizde müracaat ona olacaktır elbet,
şu okulu yala yut da sendeyiz bak ismettt

bir meçhul azîm-i edîb var ki kalpte karha.
uzun müddet oldu yok, neredesin yâ terra?
buralarda bir münevver musikişinas var;
mütevazıdır kendisi, pek muhterem gabyar

üşenmez didinir yazar, entryleri hoştur çok
klavyene kuvvet saygıdeğer antiformalistrayok
yenilikçidir, ilerigörüşlü sözlüğe çok şey katar
çünkü ona buralarda derler ki herkonudafikrimvar

iyi özümse entrylerini, her fikrini dikte et.
böyle bir yazar daha gelmez, o scalet
azimlidir hem kendisi çalışkandır hem
ritmi çok yüksektir; dakikada 125bpm

bir psikolog olsa gerek; böyledir kanım.
uçsuz bucaksız derya hmmmmmtmmcnm
ele geçirebilir buraları, bulursa eğer bug,
sözlüğün önemli bir değeridir pipolarbozuk

her daim bir başkadır onun kalbimdeki yeri
delikanlıdır, adamdır, dosttur akillibirdeli
bu kendini bilmezden döküldü birkaç kelam.
naçizane bir şeyler söyledi mustaitbiradam

not: adını geçiremediğim nice yazardan özür dilerim. :) bir başka sefere. :)
mustaitbiradam
renkler

biz yeşili kirlettik,
sırdaşı maviyi
boş koyduğumuz kadar.
durmadan
beyazı pislettik,
muntazaman
sarıdan nefret ettiğimiz kadar.

biz
-söze gelince-
hicap denizinde boğulduk,
lakin kırmızıdan da
bir o kadar uzak durduk.
mürekkepleri yaladık yuttuk da
neden tükenmeden hep
siyahını kustuk?
topraktan gelip doğduk;
kahverengiyi unuttuk.

çünkü biz,
insanoğluyduk.
mustaitbiradam
o çehre

evet,
yine cephe almıştım sana
bir masada...
her ne vakit ki su sızmadığında
gözlerinle aramda,
dudaklarında
peltek bir masal büyür.
gülümseyince yüzün
cennet bahçelerine öykünür.
sesin misafirken bana
düşündüklerim artık mistik bir öyküdür.
tüm bu sofistike betimler
mitik bir döngüdür.

anlattıkların
bendeki sana biraz kekre.
gördüğüm
-evet-
bildiğim o çehre.
mustaitbiradam
bigcoder sol framei uçurmuşken kendisine şu dizelerimle yardımcı olayım.

nankör kahkaha

sıcak bir gülümsemen vardı;
münevver kılan, usulca ısıtan
her fotoğraf karesini...
ve bir de
tanığı olduğum kahkahan;
gözlerini ıslatan ve senden alan takatini...

...
peyda oldu sonra birkaç kelam.
...

o vakit öğrendik vesselam;
gülümsemen, başkasına verilen
gizli bir sözmüş...
için çıkıncaya eylediğin
gözü yaşlı kahkahan
eli hançerli bir nankörmüş...
mustaitbiradam
08.04.2016'da sözlükte 1. ayı doldurmamın şerefine naçizane şöyle bir şey eklemiştim; (bkz: #1114087) bugün 08.05.2016, sözlükte 2.ayı doldurdum. vol 2 sizlere yine selam olsun.

lazanyadur, hamsitavadur kimdur bul oni,
laz uşağu misun daa sayın lazaroni.
bir görüştük, sonra yok oldu sandık,
aman arayı açmayalım sayın hayirlisiartik.

ağır entryleri vardır, çeker en az on ton,
sen uzun uzadıya yaz, okuyacağız willbohemsson.
öğrenmek istersen çekinme gidip ona sor,
dahası için müracaat elbette nevermore.

hiss-i garîb verir, sanırısam sevmez lak lak,
satırlara hükmeden yazar odur işte kukulak.
baştan uyarıyorum; bu adamla girmeyin cedele,
lince giderken linç eder adamı mucadele.

sözlükte kurmuş bir cedîd-i hükûmât,
sözü, özü ve de nicki bir selimpusat.
sözlüğün o pozisyonu eksikti gelene dek,
kendisine hoş geldin diyorum turksolbek.

elbette ki yine unutmadım seni,
mütemadiyen dosttan öte akillibirdeli.
ya bir deha ya tam bir troll, açık ve net,
sözlüğün gelecekteki avukatıdır uptofate.

00:00:00, topla; baklava yapar.
baba evinde prensestir rapunzelkibritsatar.
ber-vech-i bâlâ mısraya geldim vesselâm,
acz-i kelimât tekellüm eyledi mustaitbiradam.

not: ismini zikreyleyemediğim nice yazardan özür dilerim. :)
mustaitbiradam
KARA BEYAZ GECE

Sokak lambaları yayılır
Kesif sisin içinde,
Zaman ve mekana meydan okuyarak.
Bulutlar huzur döker
Turuncu gök kubbeden şehre
Kara beyaz gecede,
Tüm özlenmişleri okşayarak.
Her tutkun aldanır;
Yürek boğulur da kasvete,
Soyunur
İlkyaza ihanete,
Ayrıksı hayallere perde açarak.
Kara beyaz gece aldatır;
Gönül razı
Yaşamaya
Bu aheste tansığa kapılarak.
Her sevdaya bir adım kalır
Ancak
Yine de tüm sözcüklere uzak.
mustaitbiradam
GÜZELLEMEK

"Öptüm,sevdim, helallaştım."
Muharrem Ertaş


Upuzun bir bozkırdan
Gönlüme serpiştirdiğim,
Çıplak bir tepeden
Gök kubbeye havalandırdığım
Bir Orta Anadolu bozlağısın sen.
Yanıklığı bir türkünün
Aydın yüzünden nasip almışlığından.
Haykırışı, feryadı,
Yürek içinde nihan sevda çığlığından.

Biraz dutar, biraz bağlamasın sen.
Titreyen tellerin
Dağlanırcasına yürek burkan.
Bozuk düzenim ben,
Kara düzen,
Tellerinin arasında avare gibi gezen,
Bozlak, kulaklarda yırtınana dek.

Bir güzellemesin sen.
Garip bir ozanın
Ay yüzünü saza bürüdüğü,
Erdemlerini nağmelere sarıp
Peşi sıra kafiyelerini ördüğü.
Bir koçaklamayım ben.
Lakin yoktu bizim
Uçsuz düzlüklerde boğa devirmişliğimiz.
Ozanın dile getirdiği sadece
Yiğitçe sevişimiz.
34 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol