bazi insanlar

böyle yaradana sığınılıp dalınası, ağız burun yer değiştirilesi, çok hakederler hani, vardır ya bazı insanlar. şiddet yanlısı değilimdir, en son çare bile olsa kırk kez düşünürüm, ama öyle cinsler gelir ki karşınıza, hayat sınanmanız için öyle tipler çıkarır ki karşınıza, o tipler aslında siz o sınavı kaybedesiniz diyedir sanki; o kadar kendinizi tutamazsınız, o denli dalasınız gelir, kafayı gözü yarma riski dahi bulunsa hiç düşünmezsiniz, hani vardır ya öyle anlar, hani vardır ya öyle bazı insanlar? en suyunuzun soğuk şarabınızın ekşi olduğu anlarda ortalığa dalar tüm manyetik alanlarınızı, tüm enerjinizi, sinerjinizi, düzeninizi, ahlağınızı, ağzınızı bozar sizin; sikip atıverir bütün şirazeleri dengeleri, alt üst ediverir. aslında kızmamak gerekir o insanlara, sakin olmak gerekir, derin nefes almak gerekir o anlarda. çünkü bu onların doğasında vardır; yaşam tarzıdır bu onların, nasıl hırsız ihtiyacı olmasa bile çalar bazen; bu da öyledir, gelir bazen en güzel anınızı çalar ve gider. siz sinir olduğunuzla kalmayasınız diye yine de bi dövün onları, dövün ki yatışın hiç olmazsa, zaman her ne kadar geri dönmese de bu kaşınan eller avuçlar bir suçlu arar, işte tam o an kırın ağzını burnunu o bazı insanların.

(bkz: antrofobi)

(bkz: zenofobi)