türkiye de elektronik müzik imaji

son yıllarda dinleyicisine papıkcı sıfatı takılan bır ımaj.

aslında bu durumu yadırgamıyorum zira elektronik muzik inanılmaz kapsamlı ve cesitlı bır muzık turudur.

oyle ki tekno muzık adı altında tureyen alt turlerı, artık hafıza da tutmak ımkansızlasır oldu.su an ulkemızde en populer olan altur trance muzık’tır diye dusunuyorum.

temeli elektronik muzik’e dayanan, tekno muzigin bir alt sınıfı.maasallah kanser hucrelerı gibi turemektedırler.

trance muzıgın, psychedelic trance, goa trance ve progressive trance, hard trance gıbı daha nice cesıtlerı var.

bu tip muzıgı icra edenlere dj denilmektedir.

bu akımın en bılınen, daha dogrusu en populer dj lerı kuskusuz fatboy slim, armin van buuren, tiesto, johan gielen , sasha vb sanatcılardır.evet sanatcıdır bu herıfler zira ritim duygusu gelısmıs teknolojıyı konusturan ınsanlar.

efendim bu akım, ne zaman ulkemıze akın ettı bır uyusturucu furyası aldı basını yurudu.aslında uyusturucu zaten ulkemızde mevcuttu lakın adına ecstasy denılen bır zıkkım turedı ve nedense elektronık muzık severler bu zıkkımla anılır oldular.

-oglum bu hafta tiesto gelıyor parkorman’a
-ooo abı hadı yıne ıyısınız
-nıye lan
-ne yutar ne patlarsınız sımdı sız
-yesılaycıyım ben
-ehehe annem de yesılaycı

gıbı muhabetlere maruz kalmak bu muzıkten hoslananlar ıcın kacınılmazdır.

eletronık muzıgın ınsan fızyolojısı uzerındekı etkısı, kuskusuz kan dolasımının hızlanması ve adrenalın salgılamaktan ıbarettır.

ben bu durumu, dugun salonlarında alkol almıs turku sever ınsanların " caney caney " adlı musıkı eserın calınmasıyla sahneye atlamalarına benzetıyorum.evet evet ne alaka demeyın zira bu parca turk halk muzıgının " destination sunshine " ’ı gıbıdır.oyle kı yurtseven kardesler gibi nice starlarımız dahı bu parcayı coverlamıs bız dınleyıcılerın huzurlarına sunmuslardır.

bu sebepten mutevellıt eletronık muzık dınleyıcılerı de "halaycı" takımından pek farksız degıl zıra bu muzık ademoglunun ıcındekı " doktor hayyyt" ’ı cıkarabılmekte ve nedense kısının aslında sızofren bır yapıya sahıp oldugunu gostermektedır.

aslında bu durum tamamen adrenalın ve seratonın salgısının artısı ve kan dolasımının hızlanmasıyla alakalıdır.

e sımdı su ecstasy adlı zıkkım hakkında pek yazmayı dusunmuyorum zıra aratınız ve ıcerısınde bulunan efedrın, amfetamın ve mdma adlı maddelerın ınsan fızyolojısı uzerındekı etkısını okuyunuz.

aslında normal bır ınsanın seratonın ve adrenalın salgısını arttırması kendı elındedır.ha bu seks ıle olur, muzık dınleyerek olur ya da extreme sporlar sayesınde.

elektronık muzık severler bu durumu alkol ile bastırmaya calısırlar.ıcmeden bu muzıgı dınleyenler ya da oynayıp zıplayanlarda var.

enteresan olan sudur ki, bu tip muzıgı dinleyenlere potansıyel hapcı muamelesı yapılmaktadır.evet ınsanlara hak vermemek mumkun degıl zıra cebıne 2-3 tane uyusturucu hap koyan solugu partılerde, clublerde almaktadır.

sonrası malum, gotu bası oynayan bu yurdum ezıklerı bılıncsızce, ne yaptıklarını bılmeden sızofrenlesır
ve bulundukları mekanda ınsanlara salca olurlar.onlar ıcın o mekanda takılan her bırey potansıyle hapcı, potansıyel motordur.hele hele adrenalın sevıyesının artısından olsa gerek alayı, basımıza " polat alemdar " kesılıır.

uzuldugum nokta mekan sahıplerınınde bu denyolara goz yummasıdır.ha bır yerde amı gotu dagıtır, sacmalar, sapıtır ve dogal olarak bulundukları mekandan atılırlar.

maalesef turkiye’de elektronık muzık denıldıgınde akla artık ılk uyusturucu gelmektedır.

(bkz: cemali)

2000'li yılların başında açıldığını düşündüğüm başlıktır.
güzel kardeşim tiesto mu kaldı? trance mı kaldı? goa trance dinleyen,yapan ve yaşayan belli bir güruh var. (ki ben de severim) ama biz trance'ı defnedeli 6-7 sene oldu.
ülkemizde bir çok şeyin aksine elektronik dans müziğinin gelişimi beni gayet umutlandırıyor. bunu bu müziğin tutkunlarının sayısının az olmasına da bağlayabiliriz. fakat avrupayla hemen hemen aynı paralellikte ilerlediğimiz nadir müzik türlerinden bir tanesi.yapımcılar açısından olmasa da dinleyici kitlesi gayet bilinçli ve istekli. yurtiçi ve yurtdışı festivaller bu kitle tarafından çok sıkı takip ediliyor diyebilirim.
elektronik müziğin ülkemizde çok gün yüzünde olmaması açıkcası beni mutlu ediyor. ismi duyulmuş bir kaç mekandaki beyaz gömlekli abilerimiz de bu durumdan olan hoşnutluğumun ispatıdır zaten. millet olarak bokunu çıkartmada dünya markasıyız,yalanım varsa sen söyle sözlük.
uyuşturucu kısmına gelince dans etmek hareket gerektirdiği için,bahsi geçen uyuşturucu hareket ettirdiği için ve ulaşımı kolay olduğu için türkiye'de değil dünyada tercih ediliyor,ne yazık ki elektronik müzik de bu şekilde anılıyor. bu müziği kötü yapar mı,hayır. umurumda mı,hayır.