aşkta yarın yoktur sevgili

priapus
cezmi ersozun en sevdigim siirdir.

ask bu dunyanin olculeriyle aciklanamaz sevgili.
o ilkel bir acidir, yaban bir agridir.
gelir ve icimizdeki o cok eski bir seye dokunur.
sonra bir perde acilir ve yolculuk baslar.
bu yolculukta artik para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, is,
anneler ve korkular yoktur.
askin kendi gercekligi vardir sevgili.
insan bir baska isiga teslim olur...
askta yarin yoktur sevgili. zaman ileri dogru degil,
iceri, yureklere, derinlere dogru islemeye baslar, bilgelesir.
hic bilmedigi sezgileriyle bulusur. yuku cok agirdir, kendiyle bulusmustur.
hem disindadir dunyanin, hem de ortasinda.

hindistan’da ganj nehri’nin kiyisinda yakilan yoksul adamin
hissettikleri de onunladir, yitirdikleri de...
newyork’ta, bir sokakta, o kartondan kulubesinde yasayan kadinin
ciplak yalnizligi da. her sey onunladir, ona emanettir
sanki, ama o, cildirtici bir yalnizlik icindedir yine de...

askin kulturlu olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili,
kanimiza karisan ilkel aci, o yaban agriyla hicbir kitabin yazmadigi
hakikatlere daha yakinizdir, inan...
kim demisti hatirlamiyorum, ask varligin degil, yoklugun acisidir diye.
belki de bu yuzden ilk gencligimde, o yogun asik oldugum yillarda,
gozume uyku girmez, dudagimda bir islikla butun gece sehri,
o karanlik, o huzunlu sokaklari dolasir, insanlari uykularindan uyandirmak isterdim.
uyanip, icimde derin bir siziyla uyanan o derin sancinin acisina ortak olsunlar diye...

ask cok eski bir seydir sevgili.
onun icinden o cileli cocuklugumuz gecer.
sevdigimiz insanlarin cocukluklari da...
oradan uvey anneler, eksik babalar, parasiz yatililar gecer.
ve sonra ask butun bunlari alir, daha da eskilere gider,
hep o ilkel aciya, o yaban agriya...

insan bazen nedensiz yere umutsuzluga kapilir.
kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanir...
bazen denizler, kiyilar ceker insani.
insan bu kapilmayi anlayamaz, oysa cok eski bir yerde
yasanmasindan korkulup vazgecilmez asklarin sizisidir bu.
bu sizi, bu yenilgi mevsimlerle yillarla devredilir baska insanlara...
bir insanin yaptigi bir hatanin tum insanlara yayilmasi gibi...

iste simdi biz de sevgili, ya olmadik zamanlarda
umutsuzluga kapilip, solugu evlerde alacagiz, ya da denizler,
kiyilar cekecek bizi. nasil biz baskalarinin
korkakligini tasiyorsak, baskalari da bizim korkakligimizi tasiyacak, yenilgimizi, umutsuzlugumuzu...

birazdan sabah olacak...
para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, is,
anneler ve korkular baslayacak...
bunlar varsa ve bizim icin gecerliyse ask yoktur ve
hic olmamistir sevgili. birbirimizi kandirmayalim...

hadi gune hazirlan. yasadiklarimizi unutmaya calis.
ask bize guvenip verdigi buyusunu, sirlarini,
cesaretini, bilgeligini ve o ilkel, o yaban agrisini geri
alacak. bunlar olurken icimiz bir an cok usuyecek, sonra gececek...

hadi, oyalanma birazdan yarin olacak...

askta yarin yoktur sevgili...
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol