alageyik

ankakusu
turkusunun sozleri su sekildedir:

ben de gittim bir geyiğin avına
ah aman aman avına
geyik de çekti beni kendi dağına
vah aman aman dağına

ben giderken kayabaşı kar idi
ah aman aman kar idi
yel vurdu ıklım ıklım eridi
vah aman aman eridi

tövbeler tövbesi geyik avına
ah aman aman avına
siz gidin kardaşlar kaldım kaya baında
vah aman aman kayalar başında

ak bilekler taş üstünde çürüdü
ah aman aman çürüdü
siz gidin avcılar kaldım kaya başında
vah aman aman kayalar başında

urganım kayada asılı kaldı
ah aman aman asılı kaldı
esbabım sandıkta basılı kaldı
nişanlım sılada küsülü kaldı
vah aman aman küsülü kaldı

http://www.muzikbul.net/sarkisozu.asp?ss=1252&mo%c4%9follar_alageyik_destan%c4%b1.htm
ankakusu
uzun bir aradan sonra tekrar izledim ve dusundum...
acaba turk sinemasinda bir efsaneyi efsaneliginden taviz vermeden, ama bir o kadar da dogal anlatan baska bir film var mi diye...
yok galiba...

benim gonlumde tartismasiz en iyi cuneyt arkin filmlerinden biri... ve belkide en iyisi...

filmi izlerken halil’in gerdek gecesi bile ava cikmasi insana o kadar dogal geliyor ki...
filmi izleyen halilin heyecanini kendinde yasiyor... ve bu yuzden bunu dogal karsiliyor...

ayrica muzikler de sahane kullanilmis... tam bir efsaneye layik bir sekilde...
muzikler gozleri yasartiyor gerektiginde, heyecanlandiryor istediginde...


aliye rona erkek fatmadir... rolu tam ustune oturmustur sesi itici gelsede... onun da var yeri gonlumde... cunku benim de var etrafimda oyle biri...

(ne kadar yazsam bile bu filmin gozum ve gonlumde ki buyuklugunu, guzelligini anlatmam.)

ek:
serpens
geyikgillerden, güney avrupa ve kuzey afrika’da yaşayan, postu benekli, erkeklerinin boynuzları uca doğru kürek biçiminde genişleyen bir cins geyik, sığın.

(bkz: dama dama)
atacamadesert
ziya gökalp in şiiridir:

küçüktüm ufacıktım
top oynadım acıktım
buldum yolda bir erik
kaptı bir alageyik
geyik kaçtı ormana
bindim bir ak doğana
doğan yolu şaşırdı
kaf dağından aşırdı
attı beni bir göle
gölden çıktım bir çöle
çölde buldum izini
koştum tuttum dizini
geyik beni görünce
düştü büyük sevince
verdi bana bir elma
dedi dinlenme durma
dağdan yürü kırdan git
altun köşke çabuk yit
orda bekler ezeli
seni dünya güzeli
bin yıllık çile doldu
bunu dedi sır oldu
yedim sırlı elmayı
gördüm gizli dünyayı
gündüz oldu geceler
ak sakallı cüceler
kesik başlar yürüdü
saçlarını sürüdü
korkunç devler hortladı
cinler cirit oynadı
bir de baktım melekler
başlarında çiçekler
devlere el bağlıyor
gizli gizli ağlıyor
kılıcımı çıkardım
perileri kurtardım
kurtardığım periler
adım adım geriler
kanadını açardı
selam verir kaçardı
az uz gittim dolaştım
altun köşke ulaştım
bir kapısı açıktı
öteki kapanıktı
kapalıyı açarak
açığa vurdum kapak
at önünde et vardı
it önünde ot vardı
at et yemez ağlardı
it ot yemez bakardı
eti ite yedirdim
otu ata yedirdim
açtım bir elmas oda
dev şahını uykuda
gördüm kestim başını
dedim ey ifrit hani
nerde dünya güzeli
dedi elinde eli
döndüm baktım bir kırgız
elbiseli güzel kız
durmuş bakar yanımda
şimşek çaktı canımda
güldü dedi türk beyi
tanıdın mı geyiği
beni kimse bu devden
alamazdı ancak sen
kaya deldin dağ yardın
geldin beni kurtardın
ah o imiş anladım
sevincimden ağladım
dedim turan meleği
türkün yüce dileği
yüz milyon türk şu anda
seni bekler turanda
haydi çabuk varalım
karanlığı yaralım
sönük ocak canlansın
yoksul ülke şenlensin
indik iti okşadık
at sırtına atladık
geçtik nice dağ kaya
vardık demir kapıya
kapanması çok yıldı
açıl dedim açıldı
yol verince gizli yurt
aldı bizi bir bozkurt
kaf dağından aşırdı
türk iline getirdi
elma sekeriiii
oglun ne getirdi
incik boncuk
kime kime
sana bana
baska kime
kara kediye
kara kedi nerde
agaca cıktı
agac nerde
balta kesti
balta nerde
suya düstü
su nerde
inek içti
inek nerde
daga kaçtı
dag nerde
yandı bitti kül oldu.


çok benzemese de, güzide bir tekerlememizdir.

ziya gökalp’e özenildigi sanılıyor.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol