9999 kere ayetel kursi okumak

gitaraskisi
"niçin 10 bin değil de 9999 ayetel kursi?" sorusunun cevabı için reklamclık ve prefrontal kortex ilişkisi üzerine yapılan birkaç çalışmadan bahsetmek faydalı olacaktır.

gumroad'ın çalışmalarına göre tam sayılar yerine küsüratlı sayılar insanlar için daha cazip yani 9.95 ve 9.99 gibi küsuratlı sayılar 10 ve 20 gibi tam sayılara göre daha çekici.

janiszewski'nin çalışmaları ise tam sayıların popüleritesinin düşmesini alıcılarda oluşan güvensizlik hissine bağlıyor. yani alıcı sorguluyor (alıcı sorgularsa gönderici sıçar çünkü gönderici art niyetli bir puşt.). tam sayılar bir grup denekte sayının rastgele seçildiğini düşündürürken bir diğer grupta kazıklanma endişesi oluşturuyor. tabi sorgulamayan bir grubun varlığından söz etmezsek olmaz.

monroe ise farklı bir noktaya dikkat çekiyor. on, yüz, bin gibi az heceli sayılar dokuz bin dokuz yüz doksan dokuz gibi çok heceli sayılara nazaran daha az tercih ediliyor. sanırım bir çoğumuzun kafasında fruko'nun "on yüz milyon baloncuk yuttum." mottosuyla bir dönem piyasayı sarstığı reklam canlanmıştır.

özetle 1 tane daha ayetel kursinin sevapla ya da üşengeçlikle falan alakası yok. tamamen algınızı kontrol etmek amacıyla din adamlarının kullandığı psikolojik bir teknik. bunu bilinçli mi yapıyorlar bilmiyorum ancak işe yaradığı kesin.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol