4 eylül 2011 tunceli de pkk saldırıları

independence
saat 21:40 sularinda tunceli’de bir hali sahada top oynayan polislere uzun namlulu silahlarla saldiri duzenlendi. saldirida 2 polis memuru $ehit olurken 8 ki$i de yaralandi. ayni dakikalarda yine tunceli’de pkk tarafindan ozel harekat polislerinin iki ayri noktasina yine uzun namlulu silahlarla ate$ acildi, cati$malar halen devam ediyor.

hadi $imdi herkesi bu ba$lik altinda "onlar da insan, insan haklari, insanlar olmesin analar aglamasin" minvalinde yazilar yazmaya bekliyorum.

bu arada yine bugun tunceli ve hakkari’de $ehit olan iki asker iki korucudan(yani toplamda 4 ki$i) hic bahsetmiyorum bile farkindaysan.
independence
$u dakika tum haber kanallarini bir bir dola$tim ancak hicbirinde konu ile alakali tek bir haber goremedim. oysa gazetelere gore $u dakikalarda cati$malar devam etmekte. yaralilarin iclerinde durumu agir olanlar da varmi$.
zotac
kancık bir saldırı, tam da pkk nın tarzı.
çok duyarlı orospu çocukları, bayramda silah bırakmışlar. lakin etrafa sevgi kelebeği gibi gözüken bu haysiyetsizler, halen pusu kurarak, kahbelik ile iş görüyorlar.
sağ duyunuzu sikim sizin.
benduruyorumsebagitti
artık hainlik, kalleşlik /insanlık, adamlık neye tekabül ediyor; ne hak’tır, hangisi can’dır?.. şirazesinden çıkan değer yargıları, çarpık / abuk duruşlar, söylemler sarmışken dört yanı, hakkında ne söylense, bir anlamı var mı sözün?.. işte öyle, bilemediğim saldırılardan biridir.

bu kadar kimseye zararı dokunmayan, işinde gücünde ya da işsiz güçsüz... dağlara çıksa; bombalar mı patlatsaydı meydanlarda?.. molotoflarla yakıp kavursa mıydı acaba otobüsleri, iş yerlerini? polisti, bebekti, yaşlıydı ne denk geldiyse artık... istatistiğe çevirseydi binlerce anayı, babayı, evladı; canı!..

partileri olsaydı sonra, demokrasi diye zıp zıp zıplayan; ama onlar da insan, diyen hümanist köşebazları... sonra, halk içinde muteber bir nesne olsaydı barış; katilleri öldürmeyin deseydi, bir şekilde şehit/gazi ya da niyazi olmayanlar...

la ne bok yemeye elinde silah dağlarda, elinde molotof caddelerde, dilinde barış meclislerde... ne ayaksın la sen, diyen faşşşolar olsaydı...

debokrasi gelseydi sonra memlekete, şöyle en ilerisinden... pis gibi kokular sarsaydı ortalığı...

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol