şimdi sövünce sövdü derler ! çatışma nerden baksan yarım saatten fazla sürüyor. piç kurularının yeri belli. telsiz diye bir icat var. saldırıya uğradık dedikleri anda 300 km öteden bile hareket eden bir helikopter oraya ulaşır bu sürede.
o amına koduğumun helikopterini ne bok yemeye aldılar? uçağını ne bok yemeye aldılar? lan madem kullanmayacaksın neden aldın?
hem öyle bir yere yapmışlar ki karakolu, gel bizi vur desen daha iyi. tepenin ardında saklanan düşmana, düz bir ivme ile giden mermi hiç bir şey yapmaz, yapamaz ! adamlar kamerayla çekmişler bir de, rahatlığa bak. sanki kimsenin karakola yardıma gelmeyeceğinden eminler !
bu mu türk ordusu? ben bu orduya mı askerlik yaptım?
ve o karakola saldıran orospu çocuklarına gelince. gün gelecek, o kamerayı götünüze girecek. merak etmeyin.
şu manzaranın ortaya çıkmasına sebep olan, adamların bu kadar rahatça kardeşlerimizi öldürmesine ve bunu kameraya çekip izlememize sebep olmasına müsade eden ya da sebep olan herkesin eşiktekinden beşiktekine tüm sülalesini sikeyim.
lan bu nedir arkadaş ya?
hani 100 kadar terörist ölmüştü ya son hava harekatında. birinin bile cesedini göremedik. bu adamlar kadar teknolojik değil misiniz siz? acziyetinizin amına koyayım.
daha da küfür var aklımda, ama değmezsiniz.
edit : çatışma yarım saat değil, öğlen ikiden gece yarısına kadar sürmüş neredeyse ve yardım gitmemiş. düşünün artık. aktütün nerde sorarlar adama ! jamaika da mı lan? zimbabwe dolaylarında mı? suriyenin içi karışınca uçakla dakkada gidiyosunuz, senin karakolunda, senin vatanında evlatların can verirken, akşama kadar geçen sürede neredeydin ey devlet, ey ordu , neredeydin? hani dünyanın en güçlü askeri ordularından biri bizimdi, bu mu en güçlü askeri ordu anlayışınız?
bir zamanlar bülent ersoy, oğlum olsa askere göndermem demişti. en sert yazılardan birini ben yazmıştım. ama haklıymış. bu ordu elinden geleni yapsa terör biterdi. elinden geleni yapmadığı için onca askerimiz öldü.şahsen oğlum olsa ben de göndermem artık askere ! bile bile ölüme göndermenin anlamı yok ki!
düşünsene, oğlunu askere gönderiyosun hayatı öğrensin diye, ama oğlunu sabahtan akşama kadar yaylım ateşine tutan orospu çocuklarına o kadar uçağı ve helikopteri olan bir ordu müdahale etmiyor. orda ölüyor!
dediklerime bakıp sanırsın ki, asker düşmanıyım değil mi?
en berbat yerlerden birinde ve ağır tabir edilebilecek üç çatışmaya giren askerlerden biriydim bende. şükür ki, biz kayıp vermedik. arkadaşlarımdan bizi vicdan azabına sevkedecek şeyi yapan olmadı. şehit olmadık.
ama şimdi vicdanım parça parça. o çocuklar nasıl ölmüş, nasıl şehit olmuşlar gördünüz ve gördüm. yapabilecekleri hiç bir şey yok. yardım olmadan oradan çıkamazlardı. çıkamadılar da.
kardeşim rütbeli bir asker. subay.
şimdi büyük konuşmayayım ama, ona bir şey olsa, deseler ki, vatan için öldü, bu video gelmez mi aklıma? hangi şehit yakınının aklına gelmez? hangi vatan için öldü? binlerce helikopteri, uçağı ve askeri mühimmatı olduğu halde, saatlerce yardımına gidilmediği için şehit olmadığını nereden bilelim? kim nasıl inandırabilir beni buna?
yapılacak şeyleri bilelim artık. bundan sonra verilecek her şehit için hesap sorulsun bu ordudan ve bu devletten. alıştırdılar. normal geliyor artık şehit haberleri. ama normal değil arkadaş! bitsin.
çapulcu dediğiniz adamlar, karakolumuzu basıp akşama kadar yaylım ateşine tutuyorlar ve kimse yok. bu video avusturya kıtasında çekilmedi. aktütünde çekildi. neredeydiniz lan onca zaman? neredeydiniz? heronlardan macera filmi izler gibi izlediniz mi sadece? hiç mi vicdanınız sızlamadı lan!
allah bin türlü belanızı versin, biz de görelim o günleri.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?